POSYFİ: Sınırlar geleneklerle değil, insanlar tarafından korunur

Yunanistan, 2020 yılından bu yana adalara ve kara sınırlarına göç akışında önemli bir düşüş kaydetti. Panhelenik Sınır Muhafızları Federasyonu'na göre, Meriç kontrol noktalarında ve Ege Denizi geçişlerinde görev yapan sınır muhafızları bu gelişmede belirleyici bir rol oynuyor.
Federasyon, çalışanların büyük bir kısmının belirli süreli sözleşmelerle çalıştırıldığını, bunun da belirsizlik yarattığını ve iş sürekliliğini etkilediğini belirtiyor. Bu bağlamda, çalışanların organizasyon, eğitim ve edindikleri deneyimin kaybolmaması ve sınırların istikrarlı işleyişinin sağlanması için kadrolu hale getirilmesinin gerekliliği vurgulanıyor.
“Yunanistan, 2020'den bu yana göç akışlarında son yılların en önemli düşüşlerinden birini kaydetti. Aradaki fark ortada: adalara daha az insan geliyor, kara sınırlarında daha etkili gözetim ve her şeyden önemlisi, yıllardır kaybedilen bir güvenlik duygusu.
Bu başarının arkasında sadece siyasi kararlar ve teknolojik imkanlar değil, esas olarak sınırlarda görev yapan insanlar, SINIR BEKÇİLERİ ve BİR ZAMANIN SINIR BEKÇİLERİ var.
Sınır Muhafız Birlikleri'nin 2020'den bu yana takviye edilmesi bir dönüm noktasıydı. Her gün Meriç kontrol noktalarında ve Ege Denizi geçişlerinde görev yapan kadın ve erkekler, varlıklarının fark yarattığını kanıtladılar. Göçmen akışı azaldı, kaçakçılar caydırıldı ve sınırlar artık kurallara ve istikrara uygun şekilde işliyor.
Bu deneyim, ülke güvenliğinin geçici çözümlere bağlı olamayacağını göstermektedir. Sınır muhafızları zor koşullarda, baskı altında ve yüksek sorumluluk bilinciyle çalışmaktadır. Birçoğunun belirli süreli sözleşmelerle görev yapması, yalnızca kendileri için değil, yaptıkları iş için de güvensizlik ve adaletsizlik yaratmaktadır.
Sınır koruması kalıcı bir görevdir ve kalıcı personel gerektirir.
Sınır muhafızlarının kadrolu hale getirilmesi, yalnızca çalışmalarının bir ödülü değil, aynı zamanda ulusal sınır muhafızlığı politikasının istikrarı ve sürekliliği için stratejik bir tercihtir. Edindikleri deneyim, aldıkları eğitim ve alan bilgisi, sözleşmeye dayalı bir rejim içinde kaybedilmemesi gereken paha biçilmez unsurlardır.
Yunanistan, güvenliğe ve bunu sağlayan insanlara yatırım yaptığında sonuçların somut olduğunu kanıtladı. Göç akışındaki azalma tesadüfi değil, organizasyon, disiplin ve sınırlardaki insan varlığının bir sonucuydu. Şimdi bu başarının pekiştirilmesinin zamanı geldi.
"Süreli sınır muhafızlarının kalıcı olması sadece bir talep değil, ülkenin güvenliğinin, istikrarının ve güvenilirliğinin devamı için bir zorunluluktur.".

















